galaksi farklılığının farkındalığını dahi fark edememek, edilse de razı olmak. bol bol yemek yapmak, başını ağrıtmak, iki kuşak ötedeki türdeşleriyle kurabildiği tek iletişim metodu yemek yapma ve onları özene bözene ikram etme üzerine olmak. bir kez rüyamda görmüştüm teyze olduğumu. belediye otobüsüne kalın bileklerim ve bir elli boyumla binerken alnımdan terler akıyordu. sonra yanına oturduğum bir başka teyze ile aramda benim oğlan senin kız muhabbeti baş gösterdi. otobüs golden country'e doğru yol alırken böyle bir dünyanın var olacağı olasılığının daha önce aklıma gelmemesinden dem vurarak hayli susamış bir şekilde uyanmıştım. neyse ki kalktığımda eski vücuduma yeniden bürünmüştüm. teyze olmadığım için mutluydum. normalde üzerine düşünmediğimiz şeylerin kıymetini kaybedince anlamak gibi. şükürler olsun, teyze değildim..
börek yapmak, baş göz etmek, amonyak kokmak, bilezik takmak, otobüse binmek, kalın bileklerle dolma sarmak. zordur işte teyze olmak..
ps: bilmiyorum farkettiniz mi ama şu eski volkswagen minibüsler de acaip derecede teyze'ye benzer.