bir internet sitesi kendi aklınca "tüm zamanların en korkunç 100 film sahnesi"ni seçmiş bir güzel. şöyle ondan yukarı çıka çıka bekledim sabırla birinciyi öğrenmeyi. muradıma da erdim.
soldaki görüntüyü sanırım çoğumuz tanıyoruz. işte birinci! norman bates abimizin perdenin ardından kurbanına usulca yanaştığı meşhur psycho sahnesi. bu görüntüden bir kaç saniye sonra şüphe yok ki o perde açılacak, norman bıçağını kadına hunharca saplamaya başlayacak ve film siyah beyaz olmasına rağmen duş deliğinden akan oluk oluk sıvının su değil kan olduğunu göreceğiz. ahh norman ah.. yapacağını yapacaksın yani yine. oedipus kompeksli hasta insan seni..
psycho'nun duş sahnesi çoğu insan için "ayy bu mu korkunç?" hafifliğinde olabilir. ama bence esas olan budur, hitchcock'un yarattığı bu cinayet sahnesi insanoğlunun en hassas noktasına da bir bıçak saplayıverip kaçar. çünkü sahne duşta geçmektedir. yani insanın yaşamında "ıslak", "çırılçıplak" ve "yalnız" olduğu iki yerden birinde. (diğeri anne rahmi tabi a şaşkınlar) kendinizi olabilecek en korunmasız ve aciz biçimde nasıl tasvir edersiniz bilmiyorum ama benim tasvirim her zaman saçlarım şampuanlı, gözlerim kapalı bir biçimde duş ahizesini ararkenki anım olmuştur. sanki paramparça olmayı, katledilmeyi hakeden bir an gibidir duş almak bana göre. deprem olmasından, elektriklerin gitmesinden, ya da sadece gözleri kapamaktan bile en çok korkulan yer de banyo mesela bu yüzden.
ve bir film çıkıyor, bu hepimizin yaşadığı gergin duş dakikalarını korku dünyasına bir cinayetle katıveriyor. bu mu korkunç değil şimdi?
Bence korkunç, ikna oldum.